Mutfağa gidildiğinde yapılacak olan ilk şey nedir peki? Tabikide buzdolabına yumulmak :)) Açtım ve gördüm ki iki gün önce alıp hiç el değmemiş yoğurdum ile göz göze geldik ve hemen kaptığım billah tabağa :))
Eee madem yiyoruz bu nimeti faydalarınıda atlamamak lazım değilmi?
Genelde 21. yüzyıl çocukları her ne kadar süt ve süt ürünlerini sevmeyip uzak dursalarda onlara inat ben paylaşmak istiyorum yoğurdun faydalarını :) Belki bir çocuğun eli ayağı dolanırda yanlışlıkla bloguma uğrarsa belki bir faydam olur ona...
Bu arada sözüm sadece çocuklara değil! Kocaman olupta hala süt ve süt ürünlerinden uzak olan tüm yaşam varlıklarına :))
YOĞURDUN FAYDALARI.
Bilim adamları yoğurdun her yıl ayrı bir faydasını keşfediyor. Daha önce yoğurdun bir zayıflama hazm ilacı olduğunu keşfeden bilim adamları şimdide, yoğurdun modern yaşamın moda hastalıkları kolit, alerji, osteoporoz, hazımsızlık, hipertansiyona yol açan kötü kolesterol ve kalp-damar hastalıklarına karşı güçlü bir koruyucu olduğunu isbat ettiler. Özellikle “A”, “B”, “E” vitaminleri, mineral tuzlar, kalsiyum, fosfor, magnezyum içerikli beslenme alışkanlığı olan kişilere çok yararlı bir gıda. Süt şekerini laktik asite dönüştürmesi nedeniyle kalori açısından oldukça fakir. Bu nedenle diyet sofralarının vazgeçilmez gıdasıdır. Ayrıca süt şekerinin yol açtığı bağırsak problemleri nedeniyle süt içemeyen çocuklara da süt yerine yoğurt verilir.
adınlara birebir
Günde 125 gr. yoğurt tüketimi hazımsızlık, mide ve bağırsak rahatsızlıklarını önler. Cildi pürüzsüz hale getirir, saçlara parlaklık kazandırır, cilt güzellik maskelerinde kullanılır. Bünyesindeki yüksek dozda kalsiyum sayesinde menopoz döneminin tehlikeli hastalığı osteoporoza karşı güvenli bir koruyucudur. Özellikle sinir sistemi için uyarıcı ve dinlendirici özelliğe sahip olan yoğurt, yaşlılara tavsiye ediliyor.
Yoğurdun ihtiva ettiği yararlı bakterileri koruması için bozdulabında muhafaza edilmesi gerekir. Ayrıca bünyesindeki faydalı maddelerin etkisinin geçmemesi için taze olması gerekiyor. En iyi yoğurt evde yapılanı. Böylece tazeliğinden yüzde yüz emin olursunuz.
Yoğurdu öğünlerde, diğer yemeklerin yanında ya da öğün aralarında yiyebilirsiniz.
Yoğurtta sınır yok
Ama mutlaka her gün düzenli olarak tüketilmesi tavsiye ediliyor. Öğünler arası yemeyi tercih ediyorsanız meyve, salata ya da çiğ sebzeler eşliğinde yiyebilirsiniz. Böylece günlük vitamin ihtiyacınızın büyük bir bölümü karşılanmış olur. İsterseniz yoğurdun içine küçük parçalar halinde meyveler katarak da yiyebilirsiniz. Sağlıklı olmanın bir diğer yoluda sarmısaklı yoğurt yemektir. Yedi tür antibiyotik içeren sarmısak ile uzun yaşamın sırrı olan yoğurdun beraberliği, bağışıklık sisteminizi güçlü kılacaktır. Ve yoğurt sizi çağın bir çok hastalıklarından koruyacaktır.
Yoğurt zayıflatıyor
ABD'li bilim adamları,yoğurdun içinde yağları hızla yakan mucizevi birenzim keşfettiler.‘‘Coenzym J’’ adı verilen bu enzim sayesinde yoğurdun yakın gelecekte, milyonlarca insanın zayıflama umudu haline gelebileceği belirtiliyor. Alman Bild Gazetesi'nin haberine göre, yoğurdun içindeki‘‘Coenzym J’’yi keşfeden Prof. Erik Pointer, bu enzim sayesinde vücuttaki yağların çok daha çabuk yakıldığını ve sindirimin hızlandığını söylüyor. Mucize enzimin bu etkilerisayesinde de yoğurt, zayıflamak isteyenlerin ideal besini haline geliyor. Prof.Pointer ayrıca ‘‘Coenzym J’’nin beyinde oluşan açlık hissini bastırdığını, bu etki sayesinde insanların sürekli kilo alıp vermesinin de önlenebileceğini belirtiyor. ‘‘Coenzym J’’ adlı enzimi içeren zayıflama hapları ABD'de piyasada bulunuyor. Bu ilacın önümüzdeki günlerde Almanya'da da piyasaya sürülmesi bekleniyor.
Kilo vermek isteyen bol bol yoğurt yesin
Türk damak tadının vazgeçilmezi olan yoğurdun, her geçen gün yeni bir faydası ortaya çıkıyor. ABD’de yapılan bir araştırma sonucunda, düşük kalorili rejimlerine yoğurt seçeneğini ekleyen ve günde üç öğün yağsız yoğurt yiyen aşırı kiloluların, yoğurtsuz bir diyet programı uygulayanlara oranla yüzde 22 daha fazla kilo verdikleri; üstelik yüzde 61 daha fazla yağ yaktıkları tespit edildi. Yoğurt yiyenlerin ayrıca, karın bölgelerinde yüzde 81 daha fazla yağ yaktıkları belirlendi. Japonya’da yapılan başka bir araştırma ise, şekersiz yoğurdun nefes kokusunu giderdiği, diş eti iltihaplarını önlediğini ortaya koydu.
Yoğurdun faydaları
Yoğurdun faydaları keşfedilmekle bitmiyor. Son olarak; yoğurdu oluşturan yararlı bakterilerin, antitümör maddeler üreterek, kanserin oluşumunu ve gelişimini önlediği tesbit edildi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hayri Coşkun, yoğurdun, bünyesindeki besin değeri yüksek proteinler, yağlar, vitaminlerle insan vücudunda kemik ve diş gelişimi için gerekli kalsiyum gibi elementler sayesinde beslenmede önemli katkısı olan bir gıda maddesi olduğunu belirtiyor.
Yoğurdun besleyici özelliğinin yanında, ilaç gibi, birtakım hastalıkları tedavi edici özellikleri bulunduğunu da belirten Coşkun, şunları söylüyor: “Yoğurdu oluşturan yararlı bakteriler, antitümör maddeler üreterek, insanlarda kanserin oluşumunu ve gelişimini önlüyor. Yoğurda ekşiliği veren asidin ve yine yoğurt mayasındaki bakterilerin ürettikleri antibiyotik maddeler, insanlarda hastalığa yolaçan birçok zararlı mikrobun faaliyetini durduruyor. Antibiyotik tedavisi gören hastaların, bağırsaklarında doğal dengenin bozulduğu bilinmektedir. İşte bu bozulan denge, yoğurt tüketimi ile düzene giriyor.”
Yoğurdun, kan kolesterol seviyesini düşürdüğünü de bildiren Coşkun, “Radyasyonun sağlığa zararlı etkisi yoğurtla tedavi edilebilmektedir. Ayrıca yoğurt, insan bünyesini bazı önemli hastalıklardan korunmak için muhafız görevi üstlenmektedir” diyor
Her gün yemek lâzım
Yoğurdu normal öğünlerde diğer yemeklerle birlikte veya öğün aralarında yiyebilirsiniz. Ama mutlaka her gün düzenli olarak tüketilmesi tavsiye ediliyor. Öğün aralarında yemeyi tercih ediyorsanız meyve, salata ya da çiğ sebzeler eşliğinde yiyebilirsiniz. Böylece günlük vitamin ihtiyacınızın büyük bir bölümü karşılanmış olur. İsterseniz yoğurdun içine küçük parçalar halinde meyveler katarak da yiyebilirsiniz.
Sütün içindeki şekeri laktik asite dönüştürdüğü için yoğurdun kalorisi son derece düşüktür. Bu sebeple diyet sofralarının vazgeçilmez gıdasıdır. Ayrıca süt şekerinin yol açtığı bağırsak problemleri nedeniyle süt içemeyen çocuklara süt yerine yoğurt verilir.
Müthiş sağlıklı olmanın bir diğer yolu da sarımsaklı yoğurt yemektir. Yedi tür antibiyotik içeren sarımsak ile sağlıklı ve dinç yaşamanın sırrı olan yoğurdun beraberliği, bağışıklık sisteminizi güçlü kılacaktır. Ve yoğurt sizi çağın birçok hastalıklarından koruyacaktır.
Yoğurt konusunda son bir hatırlatma: İçerdiği yararlı bakterileri koruyabilmesi için yoğurdun buzdolabında muhafaza edilmesi gerekiyor.
Her derde deva
Modern çağın moda hastalıkları olarak kabul edilen kolit, alerji, osteoporoz, hazımsızlık, hipertansiyona yol açan kötü kolesterol ile kalp-damar hastalıklarına karşı güçlü bir koruyucu olduğu daha önce ıspatlanan yoğurt, özellikle A, B ve E vitaminleriyle mineral tuzlar, kalsiyum, fosfor ve magnezyum açısından son derece zengin bir gıda maddesidir. Günde 125 gr yoğurt tüketimi hazımsızlık, mide ve bağırsak rahatsızlıklarını önlüyor. Cildi pürüzsüz hale getiriyor, saçlara parlaklık kazandırıyor, cilt güzellik maskelerinde kullanılıyor. İçerdiği yüksek dozda kalsiyum sayesinde menopoz döneminin tehlikeli hastalığı osteoporoza karşı güvenli bir koruyucudur. Özellikle sinir sistemi için uyarıcı ve dinlendirici özelliğe sahip olan yoğurt, yaşlılar için vazgeçilmez bir yiyecek olarak tavsiye ediliyor.
Bir kase yoğurt, vücudu çeşitli hastalıklara karşı koruduğu gibi, direnme gücünü de artırıyor. Ayrıca yoğurt, kemik için gerekli kalsiyumun ana kaynağıdır. Bir günlük kalsiyum ihtiyacınız için bir kase yoğurt yemeniz yeterlidir. Bu miktarda yoğurt 150-400 miligram arasında kalsiyum içerir. Eğer kilo probleminiz varsa, kaymağı alınmış yağsız yoğurdu tercih etmeniz gerekiyor
Açık yoğurtlara dikkat
Harran Üniversitesi (HRÜ) Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü'nün
gerçekleştirdiği ve GAP Bölge Kalkınma İdaresi'nce desteklenen bir araştırmada,
açıkta satılan yoğurtların insan sağlığı için ciddi tehdit olduğu belirlendi.
HRÜ, Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Barbaros
Özer, Şanlıurfa'da açıkta satılan yoğurtların, üretim ve satışının ilkel koşullarda gerçekleştirilmesi nedeniyle, TSE değerlerinden 40 bin kat daha fazla ''e. koli'' ve ''stafilokok'' grubu bakteri içerdiğini ve yoğurtların kimyasal kompozisyonunun standartlara uymadığını saptadıklarını söyledi.
Yoğurdun kimyasal bileşiminde yer alan kalsiyumun, çocuklarda kemik gelişimini
hızlandırdığını, orta yaş üzeri bayanlarda kemik erimesi riskini azalttığını ve hamilelik sırasında vücudun mineral açığını giderdiğini belirten Doç. Dr. Özer, şunları söyledi:
''Üretim esnasında süt proteinlerinin yapısında meydana gelen değişimler nedeniyle sindirilebilirliği artıran yoğurt, vücuda birçok yarar sağlamaktadır. Ancak genel hijyen koşullarına uyulmadan üretilenyoğurtlarinsan sağlığı açısından ciddi bir tehdit oluşturan ve mide bozukluğu gibi rahatsızlıklara neden olan e. koli ve stafilokok grubu bakteriler, yüksek değerlerde bulunur.''
Yoğurt garnitür değil, temel gıda maddesi
Milli yiyeceklerimizden biri olan yoğurdun önemli besin maddesi olduğu ve birçok hastalığa karşı hem koruyucu, hem de tedavi edici özelliği olduğu bildirildi.
Atatürk Üniversitesi Gıda Mühendisliği Fakültesi öğretim üyelerinden Yard. Doç. Dr. Abdullah Çağlar, yoğurdun içerdiği besin maddeleri bakımından mükemmel gıda maddesi olduğunu söyledi. Yard. Doç. Dr. Çağlar, yoğurtta bulunan proteinler esansiyel amino asitleri içerdiği için hazmı kolaylaştırdığını da belirtti.
Yoğurdun önemli bir gıda maddesi olmasından başka birçok hastalığa karşı hem koruyucu, hem de tedavi edici gıda maddesi olduğuna dikkat çeken Yard. Doç. Dr. Çağlar, yoğurtta bulunan sütyağının yağ asitleri ile karakterize edildiğini ifade etti. Süt yağının damar sertliği gibi hastalıklara sebep olmadığını ve kolesterol düşürücü özelliği olduğunu kaydeden Yard. Doç. Çağlar, "Süt şekerinin bileşiminde bulunan galaktoz, beyin ve sinir hücrelerinin miyelin tabakasında mevcut olan glikolipitlerin yapısına girerek, beyin ve sinir dokularının sağlıklı oluşumunu sağlamaktadır" dedi. Çağlar, yoğurdun kronik diyabet, ishal, gut ve dizanteri gibi hastalıklara karşı tedavi edici, vücudu radyoaktiviteye karşı koruyucu, tümör ve kanser oluşumunu önleyici özelliklere sahip olduğunu önemle vurguladı.
Beyinsel fonksiyonları iyi çalışan zeki ve çalışkan bir nesil yetiştirilebilmesi için gelişme çağındaki çocuklara bolca yoğurt yedirilmesi gerektiğine dikkat çeken Yard. Doç. Çağlar, toplum olarak yeterince yoğurt tüketemediğimizi belirtti. Yard. Doç. Dr. Çağlar, yoğurdun sofralarda garnitür olarak kullanılmaktan vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı.
Yemek öğünlerinde tatlı olarak meyvalı yoğurtların yenilmesi halinde bu gıda maddesinin, sofraların vazgeçilmez unsuru olacağını belirten Yard. Doç. Çağlar, "Maalesef günümüzde yoğurt sofralarda garnitür olarak kullanılmakta. Yoğurdu garnitür olarak değil sofralarımızın vazgeçilmez besin maddesi olarak görmeliyiz. Toplum olarak yoğurt tüketimini artırmak için meyvalı yoğurtları öğün sonralarında tatlı olarak yememiz halinde vücudumuz birçok hastalığa karşı direnç kazanmış olacak" dedi.
Yoğurt, hayat kaynağı
Yoğurdun bir tüketim maddesi olarak, hastalık meydana getiren bakterilerin etkinliğini engelleme ve durdurma özelliğine sahip olduğu belirtildi.
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü öğretim görevlisi Dr. Sevda Kılıç, yaptığı açıklamada, yoğurdun antibakteriyel taraflarının yanı sıra, hastalık tedavisi için kullanılan antibiyotiklerin vücutta oluşturduğu olumsuz etkileri önlediğini ve zarar gören barsak florasını da yeniden düzene soktuğunu söyledi.
Yoğurdun çeşitli zehirlenmelere karşı panzehir görevini üstlendiğini de ifade eden Dr. Kılıç, şöyle dedi:
"Son yıllarda birçok ülkede, deney hayvanları üzerinde yapılan çalışmalarda, düzenli olarak yoğurt tüketimi ile tümör oluşumunun engellendiği gözlenmiştir.
Ayrıca, yoğurt serumu ve nötrleşmiş yoğurdun tüberküloz, paratifo, dizanteri, kolera ile çeşitli kan hastalıklara sebep olan mikropların çoğunu kısa zamanda öldürdüğü belirlenmiştir.''
BÖBREK VE DERİ
HASTALIKLARI
Dr. Kılıç, yoğurdun sindirim organları, böbrek ve deri hastalıklarının tedavisinde başarıyla uygulandığını da kaydederek,
"Özellikle barsakların kokuşturucu faaliyetini engeller ve sebep olduğu düzensizlikleri giderir. Rahat ve huzurlu bir yaşam sağlar. Dolayısıyla ömrü de uzatır" dedi.
Dr. Kılıç, yoğurdun sindiriminin son derece kolay olduğunu da sözlerine ekledi.
Çocuklara bol yoğurt yedirin
SSK Kayseri Hastanesi Başhekimi ve Pediatri Uzmanı
Dr. Esef Karakuş, "Çocuklar öğle saatlerinde kesinlikle dışarı çıkarılmamalı ve pamuklu açık renk giysiler giydirilmesi ve bol bol yoğurt tüketmeleri sağlanmalı." dedi. Karakuş yoğurdun, enfeksiyonlara karşı vücudu koruduğunu ve yaz aylarında çocuklar için en büyük tehlike olan ishalin panzehiri
olduğunu ifade etti.
Kadinlaricin.net den alıntıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder